22 Haziran 2009 Pazartesi

İNCESU

Baktıkça insanın içi açılır
Gezdikçe çevreye neşe saçılır
Gelen gurbetçiler takılır kalır
Görülmeye değer bizim İncesu.

Eksik etmem ayağımdan tozunu
Sürü yaptık koyun ile kuzunu
Çok yetişti yüksek okul mezunu
Övülmeye değer bizim İncesu.

Tarihe geçmiş kervansarayı
Nice turistler gezer burayı
Sanki hazinedir çeker parayı
Görülmeye değer bizim İncesu.

Kara Mustafa’nın eserleriyle
Üzümden şıraya festivaliyle
Şair yöresinin kıyafetiyle
Kalemlere aldım seni İncesu.

Tekke Dağı İncesu’nun komşusu
Gelir burnumuza kekik kokusu
Bence eksiği yok daha doğrusu
Övülmeye değer bizim İncesu.

Biraz da Sivri’yi getirsek dile
Çıktım tepesine sanki bir kule
Karanlığı basan Kurt Dağı bile
Eteğine kurulmuş bizim İncsu.

Barajla Derebağ ne hoş görünür
Bahar aylarında yeşil bürünür
Hikmet kalemiyle çıksa övünür
Güzelliğin bir başkadır İncesu.

Canım Erciyes’in duruşu başka
Havası bir başka suyu bir başka
Çıktım yaylasına suyu bir başka
Güzeller güzeli bizim İncesu.


Burada beslendim
Yağmurunda ıslandım
Güzelliğini kıskandım
Bir başkadır güzelliğin İncesu.

Çapalayıp bellediğim toprağım
Bağları donatan yeşil yaprağım
İncesu girişinde şanlı bayrağım
Ne de yakışıyor sana İncesu.

Adana asfaltı geçer yay gibi
Lambalar parlıyor gece ay gibi
Kilit taşlar göze çarpar say gibi
Her tarafın ayna gibi İncesu.

Ozanlar çıkardın elinde sazın
Hani vardı ya meleyen kuzun
Ahmet Kızılışık’ı köşeye yazın
Onu unutmasın bizim İncesu.

Gün gelecek şelalede akacak
Fışkıran su yükseklere çıkacak
Sonsuza dek meşaleler yanacak
Daha başka olacaksın İncesu.

Yatan ecdadımız gelse de görse
Kimi kermen çevirip kimi çorap örse
İncesu çok değişmiş yazandan sorsa
Hikmet seni sıraladı İncesu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder